Ağaç ve kitap

25.05.2024, 06:35, Berlin

Etraf tanımadığım çiçek ve ağaç kokularıyla bezeli. Güzel bir Mayıs ayı. Arada yağmurlu. Bol güneşli. Ayların, günlerin, anıların kokuları var. Tarifsiz, tekrar duyunca canlanan. Berlin’de ıhlamur ağaçları pek boldur. Bu şehre ilişkin anılarım hep ıhlamur kokar. Arka odalara en yakın ıhlamur ağacı 100 metre ötede. Ama pencereyi açınca içeri kokuları doluyor. O kadar çoklar ki birlikte mesafeleri aşıyorlar. Eski evimizde penceremizin tam önünde bir ıhlamur ağacı vardı. Kışın o pencereden tüm cadde görünürken, baharda görünmez olurdu. Ihlamur bizi dikizlerdi. Çok hoş kokulu ve bakanın dönüp bir kez daha baktığı bir ev arkadaşıydı. Ağaçların Gizli Yaşamı isimli o şahane kitapta nasıl bir iletişim içinde oldukları anlatılır. O kitabı okuduktan sonra bir ağaca eskisi gibi bakamazsınız. Bakmayınız da zaten. Önlerinde düğme ilikleyelim. Dün parkta kitap okurken de bir ıhlamur ağacı eşlik etti bana. Tabii tüm kitapları da okumuştur onlar. Yine de ketum davranıp sürprizleri açık etmezler. Kitaplar da onların bir parçası olduğundan iletişim ağlarında olmalı. Sayfaya düşen ilk mürekkep lekesi onların hafızasına ekleniyor. Tüm basılmış kitapları bildikleri gibi, basılmamışları da biliyorlar. Çekmecede saklı günlükler, yazarın üzerini çizip karaladığı tüm versiyonlar, gönderilememiş hatta kaybolmuş mektuplar hepsi onların şebekesinde kayıtlı. Yazılmış her şeyi okudukları için mi bu kadar bilgeler, yoksa bilge oldukları için mi her şeyi okuyorlar?



Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *