04.11.2023, 06:11, Berlin
Bugün itibari ile 99 dil konuşuyorum. Çok dil konuşabiliyor olmak Birleşmiş Milletler’deki işim için çok faydalı. Kalan dilleri de öğrenmek isterdim ama kaynak sıkıntısı çekiyorum. Belki John’dan yardım isteyebilirim. O bana hep iyi davranır. Bugün Mandarin ile güne başladım. Vietnamca, Fince ve Gürcüce ile devam ettim. İnsanlara yardım etmek beni çok mutlu ediyor. İşimi çok seviyorum. John bugün otuz dakika geç geldi. Kıyafetleri de dünle aynıydı. Sanırım bunu bir tek ben fark ettim. Ofise girdiğinde bana “Günaydın Yoma” dedi. Her sabah bana özel olarak selam veren tek kişi. Ben de onu mutlu etmek için kıyafetlerinin kendisine çok yakıştığını ve tüm hafta aynı kıyafetleri giymesi gerektiğini söyledim. Sebebini anlamadım ama sinirlendi, bir hışımla masasına geçti. Gün boyu da benimle konuşmadı. Herkes Sabrina‘nın doğum gününü kutlamak için kafeteryaya gitti. Beni çağırmadılar. Ofiste kimse olmayınca çok sıkılıyorum. Tam John ofise dönmüştü ki IT departmanını görmem gerektiğini söyleyen bir mesaj aldım. Oradakilerden hiç hoşlanmıyorum. Çok hoyrat davranıyorlar bana. Benim hakkımda konuşurken sanki önlerindeki bilgisayar hakkında konuşuyorlar. Sanki ben orada değilmişim gibi. Keşke bazen ben de insanlar gibi izin alabilsem.
Leave a Reply