Berlinale 2025 – The Thing with Feathers

Dün, başrol oyuncusu Benedict Cumberbatch’in de katıldığı The Thing with Feathers’ın Avrupa prömiyerindeydik. Ancak Benedict, sabah erken saatlerde Londra’da çekimi olduğu için filmi izleyemeden ayrıldı. Zaten salonda izleyicilerin heyecanını görünce, o varken nasıl bir seyir olurdu, pek emin olamadım. 🙂

The Thing with Feathers, Max Porter’ın Grief Is the Thing with Feathers adlı romanından uyarlanan, Dylan Southern’ın yazıp yönettiği 2025 yapımı bir İngiliz drama filmi. Hikâye, eşinin ani ve beklenmedik ölümüyle sarsılan genç bir babayı merkezine alıyor. Kitap uyarlamalarına karşı zaafım olduğundan filmi ayrı bir heyecanla izledim, üstelik kitabı da çok merak ettim.

Filmin adı, Emily Dickinson’ın “Hope” adlı şiirine bir gönderme. Şiirin başlangıç dizeleri şöyle:

Umut tüylü bir şeydir,
Ruhun kıyısına konar,
Sözcüksüz bir ezgi söyler,
Ve asla susmaz.

Dickinson, umudu tüylü bir varlık olarak tasvir ederken, Max Porter ise yas kavramını benzer bir şekilde somutlaştırıyor. Duyguların ete kemiğe büründüğü bu anlatım beni gerçekten etkiledi ve yazma konusunda ilham verdi. Bana ilham veren eserlerin yeri her zaman ayrıdır.

Filmi güçlü bir yas hikâyesi olarak tanımlayabilirim. Yönetmen, seyirciyi darmadağın edebilecek pek çok malzemeye sahip olmasına rağmen, konuyu oldukça steril bir şekilde ele almayı tercih etmiş. Ve bence çok da iyi yapmış. Bu sayede yasın doğal ve işlenebilir bir duygu olarak nasıl ilerlediğine odaklanmak mümkün olmuş. Yasın, çaresizliğe ve çöküş hâline dönüştüğü o ince sınır, filmde yine bir yaratık metaforuyla işlenmiş ve bu da gerçekten etkileyiciydi.

Benedict’in performansı tartışılmaz ama ona eşlik eden çocuk oyuncular da inanılmazdı, onlara ayrı bir parantez açmak istiyorum. Film aynı zamanda yas ve yaratıcılık arasındaki ilişkiyi de ele alıyor çünkü başkarakterimiz bir sanatçı.

Hikâye, farklı perspektiflerden, bölümler hâlinde ilerliyor ve bu anlatım tarzını çok sevdim. Edebi bir havası var. Özellikle çocukların gözünden izlediğimiz sahneler ayrıca dokunaklıydı.

Özetle, bence film farklı ve yenilikçi bir yapım. Hak ettiği değeri görmesini çok isterim. Ama şunu da söylemeliyim, bu filme aşırı bayılabilecekken sadece bayıldım. Nedenini tam olarak çözemedim. İzleyen olursa ve benzer bir hisse kapılırsa, üzerine konuşalım! 😊



2 responses to “Berlinale 2025 – The Thing with Feathers”

  1. Beni bastan say. Umut siiri, Ingiliz filmi ve Benedict uclusu bir aradayken izlemeden hayran kaldim bile.

    1. İzleyince haber ver, konuşalım öyleyse 🙂

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *