Bir Bilim Adamının Romanı – Oğuz Atay

Mustafa İnan’ı tanıdığım için çok mutluyum. Enteresan ve renkli bir kişilik. Edebiyat ve etimoloji merakı, bilgisi de beni ayrıca şaşırttı. Oğuz Atay’ın çok iyi örgüsü sayesinde sıkılmadan, keyifle okunuyor. Zorluklardan gelen Mustafa’nın idealistliği hepimize örnek olmalı. Doğu – Batı meselesi bu kitabın da tam kalbinde. Atay’ın belli ki çok sevdiği, örnek aldığı bu hocasını daha geniş kitlelere ulaştırma isteğini anlamakla beraber yine de bu tercihi çok ilginç buldum. Belki Günlükler’inde bahsi geçiyordur. Kitabın derdi çok aşikâr ve bu kısımla hiç de alakalı değil ancak bu başarılı erkeklerin eşlerine biçilen roller beni o kadar rahatsız ediyor ki. Jale İnan’ın Türkiye’nin ilk kadın arkeoluğu. Kitapta onu Mustafa İnan’ın en büyük destekçisi olarak görüyoruz. Hayatın müşterek olduğunu ve canı istemediği günlük hayat dertlerinden uzak durmak isteyen Mustafa’nın yapmadığı her şeyi eşi yapıyor. Mustafa İnan’ın ve Oğuz Atay’ın bu durumu takdir etmesi bana pek yetmiyor açıkçası. Kitapta Jale Hanım’ın kariyerini, başarılarını hiç görmüyoruz. Biraz da eşinin ölümünden sonra kendini gerçekleştirebilmiş gibi geldi bana. Erkeklerin eksikliklerini alttan alan, sürekli kendinden veren kadınlar okumaya pek tahammülüm kalmadı sanırım.



Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *