Günlük
-
Sihir
29.11.2023, 06:28, Berlin Sabah dinlediğim sesli kitapta kıza piyano dersi aldırılır. Anne türlü zorluklarla aldırılan bu dersin kıymetini bilmediği için kızına kızmaktadır. Bu sahneyi dinleyince oldukça kısa süren müzisyenlik maceram aklıma geldi. Müzik alanında ne istekli ne de bilgiliyimdir. Müzik kulağım yok. Ayda yılda bir müzik dinlerim. Sevdiğim şarkılar vardır, yenisini bulmakla da uğraşmam. Bana… Continue reading
-
Kendiliğindenleştiremediklerimizden misiniz?
27.11.2023, 07:28, Berlin Geçen sene hangi dizide ya da filmde gördüysem hafta sonları yürüyüşümüzden sonra fırından sıcak ekmek ve çiçekçiden çiçek alıp evde kahvaltı yapalım diye tutturmuştum. Biz hep yürüyüşlerimizi yaptık ama ya kahvaltıdan sonra, ya fazla kalori almayalım diye ya da düpedüz unuttuğumuzdan bu basit plan hiç uygulanamadı. Birkaç hafta sonra ben bu ısrarımı… Continue reading
-
Burada!
26.11.2023, 07:44, Berlin Dünkü yazımda da sabıra değinmiştim ama sabırla ilgili söyleyeceklerim bitmemiş. Sabırsızlığın bir lanet olduğuna inanıyorum ve ben lanetlenmiş bir insanım. Sabırsızlığımın boyutlarını örneklendirmem gerekirse; yavaş insana tahammülüm yoktur, biri yavaş iş yaparken izlemeye dayanamadığımdan ya elinden alır ben yaparım ya da görmemek için başka bir odaya geçerim. Her şeyi hızlandırarak izler ve… Continue reading
-
Koşan öykücü
25.11.2023, 07:31, Berlin Haruki Murakami’nin kendi hayatı ile ilgili 2008 yılından bir makalesini okudum. Makalenin başlığı: THE RUNNING NOVELIST (Koşan Romancı) Bir gün kitabım çıkar ve bana bir sıfat takılmasını gerektirecek kadar insana ulaşırsa sıfır özgünlükle aynen bu şekilde anılmak isterim. Sabırsızlık virüsünden muzdarip bünyemde hayatım boyunca sadece koşmak ve yazmak için sebat ve sabır… Continue reading
-
Güneş avcıları
23.11.2023, 06:24, Berlin Dün hava güneşliydi. Yılın ilk karına koşan çocuklar gibi merdivenlerden indim. Beremle beraber güneş gözlüğümü de taktım. Bu kombinasyon bile beni mutlu etmeye yetti. Güneşi kovalayarak yürüdüm, gölgeli yollardan kaçındım. Berlin’de bir günde dört mevsim yaşayabilirsiniz. Sabah güneşi gördüğünüzde “Bugün nasılsa güneşli, öğlen yürürüm.” derseniz elinizdeki güneşten olursunuz. Son zamanlarda hava durumunu… Continue reading
-
Göremediğimiz tüm ışıklar
22.11.2023, 06:55, Berlin Dün akşam Türkan Şoray kanunlarımdan birini bozarak hafta içi okumak ya da yazmak yerine televizyon izledim. Haftalardır gördüğüm ve beni çağıran bir mini dizi vardı: All the lights we cannot see (Göremediğimiz tüm ışıklar). Aslında savaş dönemi işlerini izlemekten pek hoşlanmam ama isminden olsa gerek ne izleyeceğimi çok da okumadan başlattım birinci… Continue reading
-
Kafa sallayan köpek figüründen maneki neko’ya geçiş
21.11.2023, 06:50, Berlin Sanıyorum sadece lisedeki münazara yarışmalarında tartışmayı seven bir insan oldum. Günlük hayatımda tartışmadan olabildiğince kaçarım. Kimseyi ikna etmeye çalışmam, ben ikna olayım diye ısrar etmelerini de istemem. ‘He deyip geçmek’ deyiminin uygulayıcısıyım. ‘He he’ demek karşı tarafta negatif bir etki bıraktığından genellikle kafa sallıyorum. Enerjim konusunda çok cimriyim, onu başkası adına tüketmeye… Continue reading
-
Etiketsel beslenmeme
20.11.2023, 06:22, Berlin Yapılan bir araştırmaya göre Porto Riko, Yunanistan ve Norveç halkı diğer ülkelere göre yemeklerinden daha fazla keyif alıyormuş. Yemek seçeneklerinde çeşitliliğe sahip olduğuna inanan ve yediklerinden keyif alan kişilerin diğerlerine kıyasla başarılı olma olasılığı 1.29 katmış. Araştırmada bir uç değer de var. Mutfağı ağırlıklı olarak pirinç, et ve hamurdan oluşan Özbekistan; pek… Continue reading
-
Oh be hayat varmış!
19.11.2023, 06:55, Berlin Sean Mcloughlin’in stand-up gösterisini izledim. Yaptığı tespitlerden biri o kadar güzeldi ki, aylardır içten içe bana dert olan bir konu ile ilgili aksiyon almamı sağladı. Mcloughlin diyor ki: “Google fotoğraflarıma sahip, maillerime sahip, takvim detaylarıma sahip. Neden hâlâ reklam yapıyor? Dünya üzerinde Google’ın adını bilmeyen tek bir insan var mı? Rekabet ettiği… Continue reading
-
Telaşlıgiller
18.11.2023, 06:50, Berlin Telaş insana sonradan eklenen bir özellik. Benim de dâhil olduğum bir grup fazlasıyla nasibini alıyor bu eklemeden. Dün çok kalabalık trende bir çocuğun hiç üşenmeden kalemlerini ve boyama kitabını çıkarıp boyama yapışına şahit oldum. Hoşuma gitti. Boyadığı baykuşu izledim bir süre. Sonra rota değişikliği sebebiyle bir sonraki durakta trenden inilmesi gerektiğini söyleyen… Continue reading