Kitaplık
Bu bölümde yer alan yazılar kitap incelemesi değildir. Kitapların bende bıraktığı duygu ve düşüncelerdir.
-
Ahmet Hamdi Tanpınar Sözlüğü – Sefa Kaplan
Adından mütevellit daha farklı bir beklenti içindeydim. Ahmet Hamdi Tanpınar’a ilişkin bilmediğim bir sürü şey öğrenmekle beraber kitabın yapısı ve başlık seçimleri bana çok enteresan geldi. Bazı bölümlerde yazarın yorumlarını çok fazla buldum. Zaman zaman da kullanılan üslup beni rahatsız etti. Basılmış bir kitapta bir alışveriş merkezinden Adı Kalyon mu, Kanyon mu ne… diye bahsetmek… Continue reading
-
Billur Örüntüler – Rıdvan Hatun
Kitabın bende uyandırdığı duygulara geçmeden önce, kişisel bir memnuniyetimi dile getirmek istiyorum. Rıdvan Hatun’un edebiyatımızda çok önemli bir yer edineceğine inancım tam. Eserleriyle erken tanışmış olmanın ayrıcalığını yaşayacağım. Öykü kitaplarını iyi kötü takip etmeye çalışan, kendi de yazan ve yazanların içinde bulunan biri olarak duayenleri ayırırsak böylesine farklı öykülerle ilk kez karşılaşıyorum. Her öykünün sesi,… Continue reading
-
Tehlikeli Oyunlar – Oğuz Atay
Tutunamayanlar’ı epey zorlanarak okumuş, Korkuyu Beklerken’de mest olup Oğuz Atay’ın neden daha çok öykü yazmadığına hayıflanmış biriyim. Ne yalan söyleyeyim, Tutunamayanlar’dan sonra diğer romanları beni epey ürküttü. Bugünlere dek erteledim onları. Bilsem erteler miydim? Tehlikeli Oyunlar içerik ve tür olarak Tutunamayanlar’a çok benzemekle beraber dil olarak çok daha etkileyici ve çok daha muhteşemdi. Özellikle insanlığın… Continue reading
-
Yüzüklerin Efendisi ve Felsefe – Gregory Bassham & Eric Bronson & William Irwin
2003 basımı bu kitabı birkaç sene evvel Sezer’in ilk gençlik kitaplığında bulmuştum. Henüz felsefe okumaya başlamak gibi bir düşüncem yoktu ama nedense ona bavulumdaki sınırlı kitap kontenjanından bir yer ayarlamak istedim. Benim gibi acemi felsefe okurlarına şunu tavsiye edebilirim. Filozofların kitaplarını direkt okumak yerine, çeşitli konular üzerine felsefi inceleme yapan ya da filozofları belirli bir… Continue reading
-
Uyuyan Güzel – Jale Sancak
Jale Hoca’nın kimseye benzemez dilini okuma saadeti sona ermesin diye yavaşlamaya çalışırken kurgunun akıcılığı sizi meraklandırıp bir an önce sona götürmek istiyor. Aradaki dengeyi kurmak zor. Dil muazzam, karakterler renkli ve başka. Hele kelime seçimleri, betimlemeleri… Jale Hoca’yı dinlerken ve okurken mest oluyorum. Dil ve anlatımdaki özenine çok özeniyorum 🙂 Continue reading
-
Wisconsin, 1963 – Şavkar Altınel
Şavkar Altınel’i sevgili Sezen’in şu güzel yazısı ile tanıdım. Sezen’le yakınlaştıkça kitaplarını okumaksızın Şavkar Altınel’le de yakınlaştım. Sezen’in edebi donanımını bildiğimden içten içe beni sarsıcı bir şeyin beklediğini biliyordum. Ama yine de bazı yazarlar biraz korkutur okuru. Ben de sanırım o yüzden kitaplarıyla buluşmamı bugünlere dek erteledim. Korktuğum gibi olmayan okuru dışlamaktan ziyade içine alan… Continue reading
-
Tatar Çölü – Dino Buzzati
Yirmili yaşlarda harcadığım kitaplara zaman zaman geri dönüyorum. Bunlardan biri de bu kitap. Dil olarak çok sade ve akıcıydı. Atmosfer olarak ise bunaltıcı. Baştan sonra sizi varoluşsal sorgulamalara düşüren bir kitap. Bu tarz kitaplardan sanırım herkes hangi mesajı arıyorsa onu alıyor. Kaderini kendi eline almak, vazgeçmeyi bilmek, yanlışta değil arzularında ısrarcı olmak, konfor alanının pamuksu… Continue reading
-
Önemi Yok – Ágota Kristóf
Kısacık öyküler barındıran kısacık bir kitap. Dili duru olmasına karşın epey etkileyici bulduğum bir yazar. Bazı öyküleri çok vurucuydu. O kadar kısa bir öyküde böyle bir etki verebilmek tam bir ustalık. Öyküler o kadar kısa ki etkileyici olmayanlardan da sıkılma şansınız olmuyor. Öykü hemen bitiveriyor. Soğuk ve karanlık konular. Can Yayınları’nın kapak tasarımı rahatsız edici… Continue reading
-
Yeryüzüne Övgü – Byung-Chul Han
Kitap, kitaplığıma nasıl eklendi pek hatırlamıyorum. Ya yazarına ya da kitabın adına kandım. Köklerimize, doğaya dönmenin gerekliliklerini ve erdemlerini felsefe üzerinden anlatan bir kitap hayal etmiştim. Ancak kitap bir bahçe güncesi. Yazarın bahçesiyle kurduğu derin bağı, bahçede mevsimler boyunca neler olduğunu zaman zaman güzel şiirler eşliğinde okuyoruz. Kitaba başladım, bitirdim, şaşkınlığım hâlâ geçmedi. Kitabın Türkçeye… Continue reading
-
Kar Havası – Jessica Au
İncecik bir kitap. Dili çok yalın. Elinize aldığınız gibi bitirebilirsiniz. Kitabın bir derinliği var mı emin değilim. Ben bu derinliği hissedemedim. Kitabın tamamı bilinç akışı tekniği ile yazılmış. İsimler yok, detaylar yok. Kitabı bitirirken de karakterlere aynı mesafede kaldığımı hissettim. Sevdiğim iki şey oldu. Birincisi geçişlerin yumuşaklığı, belli belirsizliği. İkincisi de çok özlediğim ve sürekli… Continue reading