Her Leylâ Erbil okumamda ayağa kalkıp düğmelerimi ilikleme isteğine kapılıyorum. Yatarken bile bir toparlanıyor insan. Leylâ Erbil’in dili başka bir gezene ait sanki. İnsanı mest ediyor, gözlerim doluyor. Bu demek değil ki kitabın tam içindeyim. Alakası yok. O okuyuşumda kitap benim ne kadar ilerlememe izin veriyorsa o katmana kadar inebiliyorum. Ve sabırla sonraki okuyuşlarımda bir katman daha derine inebilmeyi umuyorum.
Leave a Reply