Çoğu öyküyü okumuş olsam bile kitabı baştan sona hiç okumamıştım. Rüya hâlleri, gerçekle rüyanın iç içe geçişleri, atmosfer tasvirleri muazzam. Zaten Ahmet Hamdi’ye muazzam demek bizim haddimize mi? Dönemi için ne kadar yenilikçi ne kadar başka. Özellikle Abdullah Efendi’nin Rüyaları’nın çok derin psikolojik incelemeleri mevcut, öneririm. Tanpınar benim en sevdiğim yazarlardan biri olmakla beraber, onu okurken kolaylıkla da anlattıklarının içine giremem. Biraz süre alır ama sonrasında karakterlerle oradan oraya, bir düşünceden bir ötekine savrulurum. Anlattıkları uzadıkça benim aldığım keyif artar. Ve onu uzun uzun okumayı seven bir insan olarak yine de romanlarının yeri bende ayrıdır. Birçok hoca Tanpınar’ın aslında şair ve öykücü yönünün daha kuvvetli olduğunu söyler. Muhakkak teknik olarak doğrudur. Ancak okurları aynı düşüncede mi bilmem 🙂
Leave a Reply