Kaplanın Sırtında – Zülfü Livaneli

Zülfü Livaneli aşkım sorgulanamaz 🙂 Objektif bir kitap değerlendirmesi olacak mı emin değilim. Yine de aklımda yazmadan edemeyeceğim bazı konular var. Öncelikle ZL’nin müziğiyle beraber edebiyatını da çok severim. Ancak son kitaplarında o eski tadı bulamıyorum. Sanki konularını mesaj vermek için seçiyor gibi geliyor. Balıkçı ve Oğlu’nda da aynı duyguyu hissetmiş, sevdiğim dil oyunlarını bulamamıştım. Her kitabının bir derdi var ama kastettiğim daha çok ben konu ile ilgili bunları düşünüyorum, böyle olması gerekir, bunlar tartışılmalıdır, dur şöyle bir sahne olsun da bunları da söyleyeyim tarzında bir yaklaşım. Tarihi ve oldukça tartışmalı bir kişinin bir kurmacaya dâhil edilmesi kafamda sürekli sorgulamalara da neden oldu: Böyle der miydi, böyle düşünür müydü… Kitaba pek bırakamadım kendimi. Bazı yerlerde tekrarlar var. Abdülhamid’in iç sesi olarak okuduğumuz şeyleri diyaloglarda da okuyoruz mesela. Kitabı dinlememe rağmen bunları fark ettim. Seslendirmeye değinmeden edemeyeceğim. Bazı bölüm sonları sanki konu devam edecekmiş gibi vurgulanmış. Lafın devamını beklerken başka bölüme geçince dinleyen afallıyor. Seslendirenin belki karakterleri farklılaştırıp dinleyiciyi rahatlatmak için yarattığı ancak metinde karşılığı olmayan baskın konuşma üsluplarından da pek hoşlanmıyorum galiba.



Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *