Kitaplıksız evler

25.04.2024, 06:29, Berlin

Gaudi’nin en ünlü eserlerinden biri olan Barcelona’daki La Pedrera’da (biz Casa Mila olarak biliyoruz) yaşayan Viladomliu ile ilgili bir haber okudum. Özlem de bugün uyum sağlamalarımızla ilgili yazınca Viladomliu’nun söyledikleriyle ikisini harmanladım kafamda. Haberin başlığı ‘masalsı bir evde geçen zorlu hayatlar’ olunca daha da ilgimi çekti. Aslında zorlukların çoğunun turist yoğunluğundan kaynaklandığını tahmin edebiliriz. Elinde alışveriş poşetleriyle evine girebilmek için kalabalığı yarmak zorunda olmak, kapının turistler tarafından çalınması, sürekli meraklı gözler altında olmak, hatta balkonundayken ya da avludayken tanımadığın insanlar tarafından fotoğraflanmak… Bunlar tahmin ettiklerimiz. Viladomliu’nın binanın tarihini ve buradaki yaşam tecrübelerini anlattığı bir de kitabı varmış: The Last Neighbour. İlgimi çekmedi desem yalan olur. Röportajda beni şaşırtan bir şey de söylüyor Viladomliu. “Duvara bir kitaplık koyma fikrini unutabilirsiniz çünkü burada tek bir düz duvar yok. Bana kalırsa Gaudi’nin yapı içindeki yaşam hakkında oldukça güçlü ve net fikirleri vardı. Burada hayatınızı sürdürebilmeniz için de bu fikirlere saygı göstermek zorundasınız.” Evine kitaplık koyamamak dokunurmuş gibi geliyor insana. Ama bağladığı yer öyle iyi ki. Bunu yapmayı sen tercih ediyorsun. Mimara saygı duyuyorsun. Onun yaşam hakkındaki fikirlerine uyum sağlamayı seçiyorsun. Bu noktada da Özlem’in başka bir ülkeye uyum sağlamakla ilgili yazısına gidiyorum. Burada olmayı tercih etmek, onun da belirttiği gibi iklime, insanlara, dile, yemeğe ve bazen yalnızlığa uyum sağlamak demek. Viladomliu ile benzer bir yerdeyiz. Zorunluluklarımız yok, tercihlerimiz var ve uyum sağlıyoruz. Zorunluluklar oldu mu konular hepten karışık. Nisan’da kar yağabilmesine hâlâ alışamadım, sağa sola son dakika haberi geçiyorum. Kışlık paltomu Nisan başında şahane giden havaların gazıyla yıkayıp kaldırdım. Düşen sıcaklara direniyorum. İçimi kat kat giysem de paltoyu çıkarmıyorum dolaptan. İklimle inatlaşıyorum. Her şeye de her zaman uyum sağlayamıyoruz yani. Uyum sağlayamadıklarımız, sağlamış gözüküp içselleştiremediklerimiz de sayfalara dökülüyor böyle. 



2 responses to “Kitaplıksız evler”

  1. Kitaplik koymadan kitap koyacak bir cozum icat ederiz o zaman.

    1. Tam da öyle. Ne güzel dedin 🙂

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *