19.12.2023, 06:49, Berlin
Yine fazlasıyla yoğun bir dönemdeyim. Normalde böyle dönemlerde hayatımdan ilk eksilen şey yazmak olur. Okumak çok daha sonra, ancak uyuyacak vakit bulamadığımda eksilir. Bana bahanelerle gelinmesinden hiç hazzetmiyorum. Bahane ve şikayet kişinin kendisini ve çevresini kandırmaktan, hedef şaşırtmaktan başka bir işe yaramıyor. Evet değiştiremeyeceğimiz durumlar var. Ama bu durumlarla ilgili susmak herkes için daha hayırlı. Madem bahane duymaktan hoşlanmıyorum, kendime karşı da dürüst olmalı ve yazmamak adına türlü bahane ardına sığınmamalıyım. O sebeple bu dönemimde de yazıyorum. Woolf kendimize yazma vakti yaratabilmemiz için cinayete bile hazır olmamız gerektiğini söylüyor. Öldüreceğimiz kişi içimizdeki melek. Kendi önceliklerimizi ikinci plana atıp başkaları üzülmesin ya da mutlu olsun diye gereksizce üstlendiğimiz sorumlulukları, ya da ev işlerini sana dayatan o meleği öldürmeliyiz. Hayır diyemeyen bir insanım. Ayrıca terapi desteği almamı gerektirecek kadar temizlik takıntım var. Yazmaya bu şartlar altında başladım. Zamanla daha çok yazmak ve okumak istediğimde bu durum ayağıma takılmaya başladı. Sonra psikolojimi de bozdu. Aylardır bu konular üzerine çalışıyorum. Temizlik ritüellerim daha kolay azaldı. Hayır diyememe ve başkalarının isteklerini önceliklendirme üzerine hala çalışıyorum. Artık ağzımdan hayır çıkıyor ve bir şeyleri reddederek kendime ayırdığım her saniye çok keyifli. Meleği henüz öldüremedim ama patronun kim olduğunu ona gösterdim.
Leave a Reply