26.08.2023, 07:37, Berlin
Kulağımda Japon O-Daiko davulları, burnumda sonu gelmiş yaz serinliği, yere ipekten tanelerini bırakıveren yağmur. Bu sabah böyle. Aklımda ev neresi sorusu. Ev çoğumuz için çocukluk galiba. İlk bisikletten düşülen yer, dizi bağlayan ilk kabuk, ilk kez ekmek almaya gitmek. Benim gibi küçük yer çocukları varsa aramızda bilirler ki büyük şehirler asla ev olamaz bize. Biz susadığımızda esnafın dükkanına girip su isteyivermek, şehrin her yerinde her an ulaşabileceğimiz tanıdıklar buluvermek, her sokağını ezbere bildiğimiz şehirde ne yaparsak yapalım kayboluverememek isteriz. Sokakta yürürken herkesle selamlaşılır. Herkes aynı çarşıda olduğundan bayram arifeleri yürünemez olur kaldırımlar. Çocuklar hiçbir şeyin gizli kalmayacağını bildiğinden evden çıkarken okulu kıracağının bilgisini verir. Ailesine söyleyemeyeceği şeyleri yapmaya çekinen gençler, o şeyi yapmaz ama arkadaş ortamında yapmış gibi anlatır. Zengin vardır, fakir vardır. Ama çok zengin, çok fakir yoktur. Küçük yer ayıklar uç değerleri, her şeyi birbirine yakınsar. O yüzden ev bize benzer olandır belki de.
Leave a Reply