26.09.2024, 06:15, Berlin
Erdil Yaşaroğlu şaşırmadığımız günlerin yaşamaktan sayılmayacağını söyledi. Geçtiğimiz günlerde biri beni öğrenmeyi seviyor şeklinde tanımladı, hoşuma gitti. Bu iki cümle beynimde birleşti. Bence de öyle. Kendimi şaşırtmayı seviyorum. Yazarken yeni tarzlar deniyorum, “ben şimdi bu kitabı neden aldım ki,” diye sorduğum kitaplar alıyorum, kendimle tuhaf iddialara tutuşuyorum. Zaten kitaplar bizi en çok şaşırtan şeyler. Şaşırtmayan kitaplara biraz da mesafeliyim sanırım. Kitapta bir oyun bulunca dünyalar benim oluyor. İnsanların belki de bende en sinir bozucu bulduğu huylarımdan biri anlattıkları konuyu bölüp alakasız sorular sormam. O an bir şey merakımı cezbetmemiş olsun. Berke’yi tutabilene aşk olsun. Bir şeyi merak etmediğimdeyse her şey çok sıkıcı. Hayat benden çocuk yanımı alamamış olacak. Evde sürekli bazen içinden bazen dışından saçma sorular soran otuz sekiz yaşında biri dolaşıyor. Cevabını alana kadar da sormaya devam ediyor. Baştan savması zor biri 🙃
Leave a Reply