• İstanbul’un Bir Gecesi – Suat Derviş

    Döneminin öncülerinden ve edebiyatımızda önemli isimlerinden Suat Derviş ile ilk buluşmamız pek heyecan verici geçmedi 🙂 Continue reading

  • Paket lastiği

    05.05.2024, 06:20, Berlin Günlük tükenmişlik sendromları yaşıyorum. O günü verimli geçirmek için yaptığım dakika hesapları oluyor. Bir sürü şeyden ödün vermeden sürekli yeni bir hedef ekliyorum listeye. Bunu benden bekleyen yok. Nedense kendime karşı hep bir meydan okuma hâlindeyim. Arada ters tepiyor. 87 iş bitirmeyi hedeflediğim günde açıp ucuz romantizm ve dedikoduya bulanmış dekolteli kadınların… Continue reading

  • Mavi mezarlık

    04.05.2024, 06:47; Berlin Mavi, yumuşak bir mezarlık. Kendi kurbanlarının. Faili meçhulların. Faili aleni insanlık suçlarının. Aynı sanıyorsun. Sezdirmeden büyüyor. Yükseliyor. Buzullar aynı. İçine attıkları, sakladıkları artıyor. Dalgalı olduğu günler dolaplarını saçıyor ortaya. Muntazam yerleştirince sakinliyor. Ölülerin toprağında yıkanıyor insanlar. Rakılar ölülere kalkıyor. Ölülerin kokusu ile sakinliyor dertler. Hem katil hem iş birlikçi. Bedenlerle beraber sesleri… Continue reading

  • Ahmet Hamdi Tanpınar Sözlüğü – Sefa Kaplan

    Adından mütevellit daha farklı bir beklenti içindeydim. Ahmet Hamdi Tanpınar’a ilişkin bilmediğim bir sürü şey öğrenmekle beraber kitabın yapısı ve başlık seçimleri bana çok enteresan geldi. Bazı bölümlerde yazarın yorumlarını çok fazla buldum. Zaman zaman da kullanılan üslup beni rahatsız etti. Basılmış bir kitapta bir alışveriş merkezinden Adı Kalyon mu, Kanyon mu ne… diye bahsetmek… Continue reading

  • Sahibinden az kullanılmış yazar sandalyesi

    03.05.2024, 06:14, Berlin Burada biz bize olduğumuz için yazmakta bir beis görmüyorum. Kitap dosyamı hazırlamaya başladım. Seçtiğim öykülerin düzenlemeleriyle meşgulum. Mayıs ayı sonuna kadar ilk düzeltmeleri bitirmek gibi bir planım var. İş ciddiye binince bilgisayarın önünde geçirdiğim saatler epey arttı. Senelerdir evden çalışmama rağmen bir ofis sandalyem yoktu. Yine senelerdir küçücük bir ekranda yazıyordum. Şartlarımı… Continue reading

  • Deli deli kulakları küpeli

    02.05.2024, 06:47, Berlin Dün iki senedir erteleyip durduğum bir işi artık erteleyecek vaktim kalmadığından bitirdim. Epey sıkıcı ve yorucu bir işti. Resmî tatilken, hava 28 dereceyken, dışarıdan parti nidaları yükseliyorken, önümüzdeki hafta gideceğim tatili planlamam gerekiyorken oturdum ve 5,5 saatimi buna harcadım. Tahmin edersiniz ki yazmayla alakalı bir işti 🙂 Bu işi yaparken koşullarım üzerine… Continue reading

  • Gülümsemeli salınım

    01.05.2024, 06:49, Berlin Dün stresin dipsiz kuyularındayken ilk sardığım şey her zaman olduğu gibi işim oldu. İşimin de yoğun ve stresli bir dönemi olması bu duruma fazlasıyla çanak tuttu. Sevmediği bir işi tuhaf bir biçimde çok iyi yapabilen bir insanım. Değerim bilinmiyor gibi bir durum da yok. Fazlasıyla takdir görüyorum. Bizimkisi herkesin rolünün gereğini yerine… Continue reading

  • Billur Örüntüler – Rıdvan Hatun

    Kitabın bende uyandırdığı duygulara geçmeden önce, kişisel bir memnuniyetimi dile getirmek istiyorum. Rıdvan Hatun’un edebiyatımızda çok önemli bir yer edineceğine inancım tam. Eserleriyle erken tanışmış olmanın ayrıcalığını yaşayacağım. Öykü kitaplarını iyi kötü takip etmeye çalışan, kendi de yazan ve yazanların içinde bulunan biri olarak duayenleri ayırırsak böylesine farklı öykülerle ilk kez karşılaşıyorum. Her öykünün sesi,… Continue reading

  • Aradığınız sofistikeliğe şu anda ulaşılamıyor

    30.04.2024, 17:46, Berlin Uzun zamandır planladığım, üzerine konuştuğum ama tarihi hep çok ileride sandığım bir konu ile ilgili aksiyon alınca epeydir kontrol altına almış olduğum anksiyetelerim coştu. İnanılmaz stresli ve verimsiz bir gün geçirdim. Yapacak çok şey olduğundan korktuğum için hiçbir şey yapamadığım bir gün yaşadım. Beynim mi, egom mu hangisiyse artık sabahtan beri bütün… Continue reading

  • 52

    29.04.2024, 07:02, Berlin Bir insan günde ortalama 52 dakikasını başka insanlarla ilgili konuşmaya harcıyormuş. O fazladan 52 dakikada yapabileceklerimizi düşünelim. Ayda 1 gün, senede 13 gün eder. Ömür bakiyemiz 13 gününü bir başkasına hatta özellikle sevmediğimiz insanlara harcayacağımız kadar fazla veriyor olamaz. Başka bir başka açıdan senenin 39 günü sabah kalkıyoruz. Saat 9’da başka insanlarla… Continue reading