-
Vestiyer
05.10.2023, 06:39, Berlin Kış uzun kollu montumu giymemle Berlin’de belirdi. Akşam yürüyüşe çıktığımda hava çoktan kararmış, kışın sessizliği yolları doldurmuştu. Bazı yerlerde asılı bir yanık kokusu şöminelerin de mesailerine başladıklarını haber veriyordu. Bu kış sanki öncekiler kadar sıkıcı olmayacak gibi his var içimde. Bunda kuşkusuz geç gelen kışa karşı piyangodan çıkan her güneşli günde biriktirdiğim… Continue reading
-
Afişe olan elektronlar
04.10.2023, 06:34, Berlin Dün öykülerimden biri ilk kez çok takip edilen önemli bir edebiyat mecrasında yayımlandı. Mutluyum. Çevremdeki az sayıda kişi yazdığımı biliyor, daha da azı yazılarımı okuyor. Ama tabii öykü bayağı geniş çevreye yayılınca bir nevi afişe olmuşluk hissi gelmiyor değil. Neyse ki kurgunun güvenli kucağındayım. Karakterin ne kadarı yazanın kimse bilemez. Metakurgulu otobiyografik… Continue reading
-
Berlinerin
Kendini bir şehre ait hissetmenin en kolay yolu bir takım tutmak belki de? Continue reading
-
Rivayet odur ki
03.10.2023, 06:29, Berlin Geçenlerde Türkçe’nin gücü başlıklı bir görsel karşıma çıktı. ‘Görüşemeyeceklermiş’in İngilizce karşılığı olarak 14 kelimelik ‘I heard that they are not going to be able to see each other’ yazılmış. Bir dil diğerinden daha güçlüdür demek bence şovenist bir yaklaşım. Ama bu kesinlikle Türkçe’nin büyüsüdür. Bir takım diğer insanlar ise “bu böyle çevrilmez”… Continue reading
-
İsim fiil eki
02.10.2023, 14:19, Berlin Cem Yılmaz’ın son filmi “Do not disturb”u çok beğendim. Cem Yılmaz’ın son dönemlerdeki filmelerini öncekilerden daha çok beğeniyorum. Karakterleri o kadar gerçek ki. Ayzek’in hayata tutunmaktaki inadı, çabalı olamamışlığı çok iç acıtıyor. Karşısındakine “Sen kasmazsan oluyor, ben kassam da olmuyor.” diyor. Edebiyat profesörü ile konuşurken “beni de çıkarın o seviyeye” serzenişi sanki… Continue reading
-
İyi seyirler
01.10.2023, 06:08, Berlin Çocukken benimle yakın yaşlarda bir çocuğu olan yakınımızın evine gittiğimizde beni kutu kutu oyuncak karşılardı. Ancak kutular göz hizamızda değil, vitrinin üzerinde dururdu. Biz gelince mi kaldırılırlardı ya da hep mi orada dururlardı bilmiyorum. Bu soruyu ne ben, ne de annem sorduk. Oraya gidince oyuncaklarla oynamıyor, onları seyrediyordum. Belki de yeni nesil… Continue reading
-
Balonlar
Her şey yolunda. Hayatınız çok güzel. Hiçbir eksiğiniz yok. Sonra hayatınıza bir minik insanın dahil olacağı haberi geliyor. Önce biraz korkuyorsunuz. Ya kardeşime bir şey olursa? Ya bu yeni gelen insanı sevemezsem? Aylar biraz sorgulamalar ve vicdan azabıyla geçiyor. Sonra minik insan size ve hayata merhaba diyor. O günden sonra o minik insanı görmeden güne… Continue reading
-
Ayın evreleri: Fakir ay, zengin ay
30.09.2023, 06:40, Berlin Birkaç gündür ay üçüncü dördündeydi. Ayın evrelerini takip ettiğim bir uygulama olmasa özellikle bir önceki gece rahatlıkla dolunay olduğuna inanabilirdim. O kadar yakın ve etkileyiciydi ki. Dün gece ise dolunay vardı ama akşam hava bulutlanınca göstermedi kendini. İçim biraz buruldu. (Allah başka dert vermesin.) Neyse efenim dolunayı göremeden yattım. Meğer hazırlanmış, bana… Continue reading
-
Yine kadınlar, hep kadınlar
29.09.2023, 06:42, Berlin Feminizm ile ilgili bir semineri takip ederken Salt of the Earth isimli 1954 yapımı bir filmle karşılaştım. Film Hispanik kökenli oldukları için beyazlardan daha da kötü çalışma şartlarına sahip olan madencilerin grevini ve maden şirketine karşı mücadelesini anlatıyor. İşçilerin önüne yasal engeller çıkınca maden kasabasının kadınları sürdürüyor eylemleri. Kasabada roller değişiyor. Erkekler… Continue reading
-
Mütevazı vazgeçişler
28.09.2023, 07:09, Berlin Mütevazı kelimesi Arapça kökenli tevazu kelimesinin türetilip sıfat olmuş hali. Alçak gönüllü, kendini büyütmeyen anlamına geliyor. Tevazu da vazdan türemiş. Vaz ise aşağı indirme demek. Bu noktada vazgeçmek kelimesi de mi aynı kökenden geliyor diye baktım ancak o Farsça baz kökünden geliyor ve geri dönmek manasına geliyor. Yine de bu, tevazu kelimesi… Continue reading