Cuma günü Ricky Gervais Armageddon gösterisi ile Berlin‘deydi. Öncesinde yine İngiliz komedi sanatçısı Sean Mcloughlin bizi epey güldürdü. Adını ilk defa duyduğum bu komedyenin kendi gösterisine bilet alacak kadar eğlendim o kısa süre boyunca.Ben daha çok durum komedilerinde eğlenen bir insanım ama Ricky Gervais’in bendeki yeri ayrı. Öylesine usta bir hicvetme yeteneğinin karşısında ofansif mizaha mesafeli olanlar bile önünde saygıyla eğiliyorlardır diye düşünüyorum. Ricky Gervais’in diğer gösterilerini televizyonda izlemiştim. Ancak Armageddon onların da ötesindeydi. Kelimenin tam manasıyla sert bir gösteriydi. Canlı izlemenin mi etkisi bilemiyorum ama diğer gösterilerini bunun yanında sert diye tanımlamam artık. Kişiliğimin iki ayrı ucu var. Bir yanım pembe popolu olarak tarif edebileceğimiz kadar naifken diğer yanım çoğu şeyle ilgili şaka yapabilir ve yapılan şakayı da kaldırabilir. Ancak Ricky Gervais’in mizahında kendisinin de belirttiği gibi sık sık ‘Buna gülmek istiyorum. Ama gülmek doğru mu?’ şeklinde sorgulamalar yaparken buluyorsunuz kendinizi. O noktada ben bu adamı izlemiyorum deyip ortamı terk edebilir ya da filtrelerinizi bir rafa kaldırıp gülmeyi seçebilirsiniz. Ben ikinci kısımdayım. Yaptığı iş o kadar bıçak sırtı bir iş ki, ona da ayrıca saygı duyup seviyorum kendisini. Yahudi soykırımı ile ilgili şakalarını Almanya’da yapabiliyor olmasına bence kendi bile şaşarak “Ben neredeydim?” diye sordu. Eminim ki o espri bizi tek başımızayken yakalasa gülmeyi reddedip ikiyüzlü politik doğruculuklarımıza devam ederdik. Ama yanındakinden destek bulan salon kahkahalara boğuldu. Ricky Gervais’in mizahtan daha iyi yaptığı bir şey varsa o da bence ikiyüzlülüklerimizi ortaya sermek.
Leave a Reply