Berke Atabey

Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Avrupa turnesinde. Tanpınar’ın şahaneliği Avrupa’ya da yayılıyor. Geçtiğimiz Nisan ayında İstanbul’da izlediğim oyunu Berlin’e gelmişken de kaçırmadım. Umarım daha da izleme şansım olur. İlk izleyişimde Zorlu’da ana sahnesinde görmüştüm oyunu. Orada Serkan Keskin dönen bir platform üzerinde kostümlerini değiştiriyor ve bir sonraki rolüne hazırlanıyordu. Turne versiyonuna Cep Sahnesi demişler. Dönen bir platform yok. Sahne görevlilerinden biri Serkan Keskin’e yardımcı oluyor kostümler için. Ama bu durum oyundan alınan keyfi hiç etkilemiyor.

Serkan Keskin’in olağanüstü performansına ve Tanpınar’ın olağanüstü satırlarına yine büyülenerek şahit oldum. Tanpınar aşkımın depreştiği her anda olduğu gibi Tanpınar, cümleleriyle efsunlandığımızı görse ne hissederdi diye düşünmeden edemedim.

Böyle bir performans üzerine bir de tiyatro eleştirmeni Derya Hanım moderatörlüğünde (maalesef soyadını anımsayamadım), Serkan Keskin ve oyunun yönetmeni Serdar Biliş ile söyleşi yapıldı. Ne büyük saadet. Seyirciye söz verildiği ilk noktada mikrofonu aldım ve sorumu sordum. Benden pek beklenmeyecek hareketler ama işte Tanpınar aşkı 🙂 Kitapta bir bu kadar daha karakter olduğunu belirttim. Karakter elemelerini nasıl yaptıklarını ve akıllarında kalan karakter olup olmadığını sordum. Bazı karakterler film çekimleri yapılırken anlık seçilmiş. O anın duygusunu ve zamanlamayı gözeterek de seçmişler biraz. Akıllarında da Hayri’nin karısını aldattığı kadının kocası kalmış. İsmi çıkaramadılar, “Remzi galiba,” dediler. Ben Remzi’yi anımsayamadım, Cemal’i kastediyor olabilirler. Yönetmen “İspritizma cemiyetini de hiç alamadık,” dedi. Benim aklımda da ispritizma cemiyeti karakterleri ve baldız vardı açıkçası. Serkan Keskin “14 saat izleyecek seyirci olsa ben hepsini oymamak isterdim,” dedi. “İzleriz,” dedim. İnandılar mı bilmiyorum ama otuz altı saat olsa da izlerim. Saatleri Ayarlama Enstitüsü aşkımız sorgulanamaz. Nisan ayında “Kitabı tekrar okuyacağım,” demiş ama okumamıştım. Bu sabah gözümü açtığım gibi kitabı elime aldım. Çok aşk.