18.11.2023, 06:50, Berlin
Telaş insana sonradan eklenen bir özellik. Benim de dâhil olduğum bir grup fazlasıyla nasibini alıyor bu eklemeden. Dün çok kalabalık trende bir çocuğun hiç üşenmeden kalemlerini ve boyama kitabını çıkarıp boyama yapışına şahit oldum. Hoşuma gitti. Boyadığı baykuşu izledim bir süre. Sonra rota değişikliği sebebiyle bir sonraki durakta trenden inilmesi gerektiğini söyleyen bir anons yapıldı. Baktım bizim kız hala boyuyor, bir toplanma belirtisi yok. Babası olduğunu tahmin ettiğim yanındaki kişi de toplanması gerektiği yönünde bir yönlendirmede bulunmuyor. Tren durdu, ilk kalabalık kendini dışarı aldı. Kız kucağında kalemler ve boya defteri ile çıktı. Hepsini yere koydu, ağır ağır topladı. Babası bir tren beklermiş gibi normal, acelesiz bekledi onu. Ben yere değen eşyaların akşama yemek masasına, çocuğun yatağına değebilir olmasından endişeliydim o an. “Aman bana ne babası düşünsün!” diyerek yine kalabalık başka bir trene bindim. Kapıdan ayrı düştüm. Durağa varınca kapıya ulaşıp da inebilecek miyim stresi üç durak önceden başladı. Yanıma dergi ya da kitap almışsan en geç bir durak önce kapatıp çantama koyarım. Evimle istasyon arası 3-4 dakika sürüyor. Daha trenden inmeden anahtarımı çıkarır, elime alırım. Dün bir gösteriye gittim. Gösteri saati geldi insanlar hala ellerinde biralar yerlerine geçmek yerine oyalanıyorlar. On dakika ara verildi, yine herkes üşenmeden vaktiyle yerime dönebilir miyim diye endişe etmeden kalabalıklara katıldı. Bir kısım ışıklar kapandıktan sonra gayet rahat bir şekilde telefon ışıkları ile aradılar oturacakları yerleri. Ben 105 dakika önce salona girdim. Alacaklarımı aldım ve yerime oturdum. Boşalan bardağımı geri vermem lazımdı, arada yetişemem diye yerimden kalkmadım. Hayatıma tanık olan bir sanatçıya telaşın bir heykelini ya da resmini yap deseler o eser ben olurum. Dedem son dönemlerinde sabah namazı için camiye hocadan önce gitmeye başlamıştı. Ezan beşteyse üç buçukta gidiyordu. Hoca gelene kadar ayazda avluda oturup beklerdi. Babamla üçte evden çıkacağız diye plan yaparsak üçe on kala kapının önüne çıkar. Sabırsızlıkla, hazır olmayanları taciz eder. Üç kuşaktır telaşlı delileriz. Umarım yalnız değilizdir, bizim gibi başka deliler de vardır. Ve umarım inecekleri durağa kadar boyama yapan o çocuğun telaşsızlığı bana da bulaşır.
Leave a Reply