25.07.2024, 06:14, Berlin
Pisagor, Mısır rahiplerinden hayatın sırlarını öğrenmek için çeşitli sınavlardan geçmiş ve eğitime öyle kabul edilmiş. İlk sınav sabır sınavıymış. Bir sene boyunca herkes tarafından göz ardı edilerek sabır gösterip beklemesi istenmiş. Beklemiş de. Geçmiş zaman tabii, ne kadarı doğru bilinmez. Kendimi geliştirmek adına yola çıkarken sahip olduğum ilk nedenlerdendi sabırsızlığım ve tez canlılığım. Bir sürü marazım düzeldi ama sabırsızlığım hâlâ benimle. Ve sürekli kötüye gidiyor. Yavaş hareket edene, yavaş konuşana, tekrar yapana, lafı uzatana, ilgilenmediğim şeyler anlatanlara asla tahammül edemiyorum. İşin tuhafı eskiden böyle hissettiğim için kendimi suçlardım. Artık kendimi de haklı görüyorum. İngilizcede so what? diye bir kullanım var, sanırım eee, ne olmuş yani? diye çevirebiliriz. İngilizcesi tam cuk oturuyor ve ben boş yapan insanlara bunu söyleyerek ortamı terk etmek istiyorum. Tanımadıklarıma hümanizm ile dolup taşarken hayatımda olan insanlara tahammül seviyem epey düştü. Sanki çoğuna ihtiyacım yok, neden hayatımda olduklarını anlayamıyorum. Ve gözümden düştükleri noktada bir şeyleri telafi etmeye çalışmaktansa hayatımdan çıkmaları için çaba sarf ediyorum. Kafam rahatlıyor gözümün önünden çekildiklerinde. Bana keyif vermeyen, beni beslemeyen, beraber eğlenmediğim insanlarla neden bir ilişkimiz olsun ki? Çok faydacı gördüm kendimi 🙂 Kendime verdiğim değerin kibirsel bir etkisi oldu bünyemde sanırım. Ee boşuna dememiş John Milton, “Kibir en sevdiğim günahtır.” diye. Her gün burada bir şeyler saçmalarken ya da katıldığım toplantılarda kendimi susturamaz hâlde illa söz alırken kaç kişi de bana içinden so what? diyor acaba. Bu tarz toplantılarda adını söylemeye çekinen ben, artık susmuyorum. Durduramıyorum kendimi. Yok ayıpladığımı yapmıyorum, başka insanların hakkından çalmıyorum, hızlı ve kısa konuşuyorum ama hep konuşuyorum. Kendi gevezeliğimden de sıkıldım bu arada. Her toplantıya konuşmayacağım diye giriyorum sonra el kaldırırken buluyorum kendimi. Benim bir ayarlarım bozuldu ama artık hakkımda hayırlısı bakalım 🙂
Leave a Reply