07.04.2024, 08:14, İstanbul
Şehir kalabalığını değil ama ev kalabalığını özlemişim. Koltuklara sığılamadığından çekilen sandalyeler, eş zamanlı yürüyen sohbetlerin odaya yayılan uğultusu, ayaküstü tencerelerden aşırılanlar, gelenin bulaşığa girişecek kadar yakın olması örneğin. Özetle geniş aile. Teyzemlerle, halamlarla, kuzenlerimle aramız hep iyidir. Kimseyle bir tapu, bir tarla kavgamız yoktur mesela. Akrabadan hoşlanmayan insanları pek anlamam o yüzden. Belki de az maruz kaldığımdan. Okuyamıyorum, yazamıyorum. Ama yaşamak da lazım. Yakınlık bazen de çat kapı birinin mutfağına dalabilmektir ve bu hissiyat çok kıymetlidir.
Leave a Reply