Bırakmak

01.01.2025, 07:37, Berlin

Geçen seneden beri yeni yıla girerken kocaman kararlar almıyorum, büyük listeler yapmıyorum. Şu anki hâlimle çok mutluyum. Kökten bir değişim istemiyorum. Değiştirmek istediğim şeyler var elbette ama bunlar için listeler yapmaya gerek duymuyorum. Hâlihazırdaki düzenime devam edeyim, yanına ne katsam kârdır. Yine de sanırım bu senenin konsepti belirlendi: bırakmak. Olumsuz düşünceleri, şikâyetleri bu seneye taşımak istemiyorum. Geçen sene ufak denemelerini yapabilmiş ve çok faydasını görmüştüm. Bu sene ufak ufak kural dışına çıksam da tüm yıla yayılmış olarak bu felsefeyi gütmek istiyorum. Bırakmak Türkçenin şahane fiillerinden biri. Anlamları birbirlerini olumsuzluyor. Bir alışkanlıktan veya bir işten vazgeçmek anlamına da geliyor, bulunduğu yeri veya durumu değiştirmemek de. Yani olduğu gibi bırakmak. TDK’da tam yirmi sekiz anlamı listelenmiş. ‘Bırak ki’ kullanımını hiç duymamıştım, ‘varsay ki’ olarak da kullanılıyormuş. Bu sene ihtiyacım olan tüm anlamlar bu fiilin içinde gizli. Biraz hile yapmışım gibi hissediyorum. Ne yaparsam yapayım konseptimin dışına düşme ihtimalim pek yok. Ne yapalım Türkçe de bu kadar güzel olmasaymış🙃 Bırakmayı düşünce ve yaklaşımlar olarak ele almanın yanında nesnelerle ilgili de kullanmak istiyorum. Kitap bırakamama gibi bir problemim var. Çok acı çekmedikçe ya da iki kelimesini bile anlayamaz olmadıkça kitabı bırakamıyorum. Dün güzel bir başlangıç yaptım ve bir kitabı yüzüncü sayfasında bıraktım. Kendime beş yüz sayfa daha işkence etmek istemedim. Burada da fiilimizin ‘maruz bırakma’ kullanımıyla bir anlam karışıklığı oluşabilir. Kendiniz için iyi olduğunuza inandığınız bir şeyi tekrar ederek ona karşı hissiyatınızı değiştirebilirsiniz. Şöyle bir Zen söyleyişi var: Eğer bir şey iki dakika sonra sıkıcı geliyorsa, dört dakika deneyin. Hâlâ sıkıcıysa, sekiz. Sonra on altı. Sonra otuz iki. Sonunda kişi bunun hiç de sıkıcı olmadığını keşfeder. Salt maruz kalma etkisi adında bir durum bu. Bununla ilgili yapılmış bilimsel deneyler var. Bir sağlık durumundan ötürü yeni anılar biriktiremeyen insanlar bile daha önce gördükleri yüzü hatırlamasalar dahi daha çekici buluyorlar. İnsan içten içe de neye devam edip etmemesi gerektiğini biliyor. Bazen inatlaşmanın âlemi yok, bazen inat en büyük dost. Seneye kafası karışık mı başladık biraz? Aklımda çok netti aslında, yazınca bir karmaşık durdu. Sağlık olsun daha 364 günümüz var, netleşiriz.



2 responses to “Bırakmak”

  1. 😂😂😂Vallahi sonunda da belirttiğin gibi biraz kafalar karıştı ama dediğin gibi “364 gün var,” hallederiz 😘💃🏻
    Şu gerçeğin altını çizmekte fayda var, bırakmayı bilmeyen yükünü çoğaltır.

    1. Çok güzel sözmüş☺️☺️

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *