Günlük
-
Dil bilgisi zayıf rüyadan sorumlu Berke bakanlarım ve Jung’un sızlayan kemikleri
15.08.2024, 06:09, Berlin Rüyalarım meşhurdur. Kendimi bildim bileli rüya görmediğim, daha doğrusu gördüğüm rüyayı hatırlamadığım bir gün yoktur. Hatta tek rüya değil, iki üç rüya görürüm gece başına. Yataktan kalktığımda pek dinlenmiş hissetmem kendimi. Rüyalarım yüksek bütçeli Hollywood filmleri gibidir. Şahane manzaralar, kovalamacalar, mistik öğeler… Ama hepsi birbirinden bağımsızdır bunların. Oradan oraya savrulurum. Rüyalara bilinçaltının… Continue reading
-
Aksiyonlarca
12.08.2024, 09:37, Berlin 2024’ü nasıl tanımlarsın diye sorsanız, aksiyon alma yılı derdim. Beni mutlu etmeyen şeyleri değiştirmek için kolları sıvadım. Hepsini değiştiremedim ama hepsini değiştirmeye çalıştım diyebilirim. Birkaç hafta önce iç sesin ne söylüyorsa, normalde ne yapacaksan tersini yapmakla alakalı bir yazı yazmıştım. O yazının sonrasında farklı bir şey yapıp karşıma çıkan bir kitap grubuna… Continue reading
-
Kierkegaard, anonimlik ve Cüneyt Arkın
11.08.2024, 06:41, Berlin Geçen gün parkta tshirtünde University of Failure (Başarısızlık Üniversitesi) yazan birini gördüm. Çok hoşuma gitti. Tabii ki bunun çok komik bir espri olduğunun farkındayım ancak yine de düşünmeden edemiyorum. Başarısız olduğumuzu cümle âleme duyurup sonra hiçbir başarı gayemiz olmadan canımız neyi, nasıl, ne kadar istiyorsa o kadar yapsaydık derdimiz tasamız kalmazdı gibi… Continue reading
-
Çılgın edebiyat
10.08.2024, 06:15, Berlin Bu hafta beni çok heyecanlandıran bir kitap okudum: Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı, Ali Teoman. Kitapta ilerledikçe çarpıldım. Hakkındaki bir incelemeyi izleyip tekrar okudum. Kitap hâlâ masamda, aklıma takılan yer oldukça açıp bakıyorum. Bu metin on altı sene boyunca başka bir kişinin olarak bilinmiş, o kişi ödül almış, kişiyle röportajlar yapılmış. Metnin… Continue reading
-
Bir voleybol maçı
07.08.2024, 07:27, Berlin Bundan birkaç sene öncesine kadar kazandığımız bir maç sonrası voleybol oyuncularıyla beraber sen de ağlayacaksın deseler hiç ihtimal vermezdim. Elbette kadın voleybol takımımızdan bahsediyorum. İşleri o kadar zor ki. Onlara o kadar çok sorumluluk yüklüyoruz ki. Bizim coğrafyamızda bir maç sadece bir maç değil. Bir dizi, bir kitap, bir tiyatro oyunu… Hep… Continue reading
-
İçimde yeni bir meslek kolu
06.08.2024, 06:40, Berlin Pazar günü defterimi alıp parka gittim. Bütün gün yağmur yağmıştı. Nasıl olduysa öğleden sonra 1-2 saatliğine güneş açtı. Islak bir bankı kurulamaya çalışarak oturdum. Aslında parkta çok vakit geçiriyorum ama hep yürümek ve koşmak için. Havalar güzelken akşam kitabımı da parkta okumaya başlamıştım ama maalesef havalar bu sene bir tuhaf. Özetle, yazmak… Continue reading
-
Olimpiyat coşkusu
05.08.2024, 06:19, Berlin Olimpiyat çoşkusu on gündür evimizi ele geçirdi. Son bir senede toplasak son on gündeki kadar televizyon izlememişimdir. Olay televizyonun sürekli açık olmasına, benim ilgilendiğim branşları listelerle düzenli takip edip uygun kanalları çevirmeme, yazmalarımı ve okumalarımı televizyon önünde yapmama dönüştü. Hatta Olimpiyat Özel grubumuz var. Herbokolog televizyon yorumcuları gibi her şeyi tartışıyoruz. Sezer’in… Continue reading
-
Uzun yaşamın sırrı
04.08.2024, 06:43, Berlin Dün edebiyat alanında benden daha yetkin olduğuna inandığım, bu işlerin içinde olan birinin günde 100 sayfa kitap okumayı marifet saydığını gördüm ve şaşırdım. Yine kafamda karşı tarafa atfettiğim insanüstü özellikler. Onlar çok iyi, ben çok kötüyüm algısı. 100 sayfa benim o gün okumaya gönlümce zaman bulamadığımda okuduğum sayfa sayısı. Hâlâ en az… Continue reading
-
Olursa vs. Olsa bile
03.08.2024, 06:08, Berlin Dün yine yeni bir konseptle karşılaştım, hoşuma gitti. ‘Olursa’yı ‘Olsa bile’ ile değiştirmek. Olursa kişiden bağımsız şartlara bağlı ama olsa bile kişinin kendisiyle alakalı. Fark ettim ki hayatımdaki çoğu konuda benden bağımsız koşullara kafa yormayı çoktaaan bırakmışım. Bunu yapabildiğim için mutluyum. Geçen gün kafa yormayı bırakamadığım konulardan biriyle ilgili tüm olası senaryoları… Continue reading
-
Mezarcı
31.07.2024, 06:39, Berlin Ben bir mezarcıyım. Her gün onlarca kez bir daha yapmamaya yapmamaya karar verip her gün onlarca kez kendimi gömüyorum. Herhâlde son aylarda bunun bilincindeyim. Önceden farkında olmadan gömüyordum, yine o daha iyiydi. Kendiyle dalga geçme, başkaları eleştirmeden koşa koşa kendini eleştirme durumu bir iletişim biçimi hâlini almış bende. Omurilikten gelen bir davranış.… Continue reading