-
Ayakkabı
16.06.2024, 07:25, Berlin …Ağaçların yeşerdiği, senin en sevdiğin mevsimdeyiz. Tam Adalar zamanı. Denize çıkan yokuşlarda sevdiğimiz ağaçları, kuşları, şairleri kovalamalıydık. Ancak bizim payımıza tahlil, hastane, doktor kovalamak düştü. Endişeli geceler arttıkça ne olursa olsun bilmek istedik. Fakat bilince azalmadı ki endişeler. Toyduk, sen yakışıklı kaldın, ben büyüdüm. Yerde tek tük kuru yapraklar var. Diğerleri canlı… Continue reading
-
İtiraf – L. N. Tolstoy
Tolstoy bu kitabı ile ilgili bir mektubunda Yaşamıma karşı okurda tiksinti uyandırmak yeni yapıtımın asıl hedefi diyor. Sanırım aksi oluyor ve dürüstlüğünün büyüsüne kapılıp onu sadece insan olmanın defolarına sahip bir insan olarak görüyoruz. Hepimiz gibi. İnsanın boşluk duygusunu ve boşluğu doldurma arayışını anlatışı muhteşemdi. Merakla okudum. Sonundan çok tatmin olduğumu söyleyemem. İnancın yaşamımızdaki kilit… Continue reading
-
Yorum ve Aşırı Yorum – Umberto Eco
Yazarı Umberto Eco olarak görünse de, kitap aslında Tanner Konferansları’na dayanıyor. İçerisinde başka filozof, kuramcı ve eleştirmenlerden de yazılar yer alıyor. Defalarca okunacak, insanı düşünmeye sevk eden bir kitap. İçindeki Kızılderili öyküsüne bayıldım. Eco’nun kitabında neden Prag’ı seçmiş olmasına ilişkin anekdotu çok güzeldi. Metinleri yorumlamak ve metinleri kullanmak kavramlarını ise çok daha uzun süre düşüneceğim. Continue reading
-
Avrupa Benim – Zeynep Atikkan
Batı Avrupa’da aşırı sağın yükselişini konu alan bu kitap aslında İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki ekonomik ve sosyolojik durumdan başlayıp özellikle seksenler dönemini epey detaylı anlatıyor. Batının iki yüzlülüğü ile ilgili şüphemiz olmasa da bildiğimiz gerçeklerin bu şekilde listelenmesi epey etkileyici. Kitap 2017 basımı ve Geç mi kaldık? sorusuyla bitiyor. Umutsuzluktan pek hoşlanmasam da 2024’ten bakınca… Continue reading
-
Mıknatıs
15.06.2024, 08:03, Berlin İki buçuk haftadır içimi kırış kırış eden endişe iyi haber ile neticelendi. Ben birkaç gün hayatı durdurup travmalandığımla kaldım. Bir yanım sonucun iyi olacağını hissetmesine rağmen yine de bu girdaba sürüklendim. Bu bir yanım aldığım terapiler olabilir pek tabii 🙂 Kaygım sadece o konuyla sınırlı kalmadı, bir mıknatıs gibi kuma gömülü endişelerimin… Continue reading
-
Porçöz
14.06.2024, 06:58, Berlin Çoğunluk her dönem aynı şeyleri konuşuyor. Bir konu popüler olunca herkes nedense ya fikrini beyan etmek ya da konunun popülerliğinden nemalanmak istiyor. Herkesten aynı kitap ya da yazar isimlerini duyuyoruz. Papa yapay zeka ile ilgili konuşuyor mesela. Herkes aynı gündemi yaşıyor. Elini çabuk tutmak mühim. İlk varan, en güzel yeri kapıyor. Aynı… Continue reading
-
Yapma ve bozma cesareti
13.06.2024, 06:47, Berlin Bu blogun doğum hikâyesini 77 kez falan yazmış olmalıyım. İki sene önceki doğum günü hediyelerimden biriydi. Bir seneden fazla boş durdu. Mayıs ayında doldurmaya niyet ettim, Ağustos ayında Günlük fikri doğdu. Aslında doğmak fikri ile bağlanamayacak kadar demode bir fikir, insanlar bin yıllardır günlük yazıyor neredeyse. Ve ben aslında hiç günlük tutmadım.… Continue reading
-
There’s still tomorrow
Açık hava sinemasında şemşiyelerle, battaniyelere sarınıp yine de donumuza kadar ıslanarak şahane bir film izledik. Paola Cortellesi’nin hem yönetip hem başrolünü oynadığı 2023 yapımı bir İtalyan filmi. Muazzamdı. Anlatım şekli öyle orijinal ki. Yakalanan detaylar. Hepimizin annesinden bir parça var hayatı gösterilen kadında. Çok çok çok etkilendim. Yönetmenin neyi, ne kadar, nasıl gösterme kararının önünde… Continue reading
-
38
12.06.2024, 06:23, Berlin Otuz sekizin ilk günü sahip olduklarıma şükretmekle başladı. Otuz yedi şahane bir yaştı. Kendimle tanışarak, ne istediğime karar verdiğim ve bu yolda gerekli adımları atarak geçen bir yaş. Geldiğim yerden o kadar memnunum ki. Hayatında neyi değiştirmek istersin deseler en ufak bir değişikliğin bile bugünden bir şey eksiltmesine müsaade edemem. Bırak, her… Continue reading
-
Kafka ile bir pazar sabahı
09.06.2024, 06:30, Berlin Kafka’nın 1920’de Avusturyalı şair Albert Ehrenstein’a yazdığı bir mektup açık artırmaya çıkmış. Kafka mektubunda yazar tıkanıklığından dem vuruyor. Koskoca Kafka bile. Diyor ki; “Üç yıldır hiçbir şey yazmadım, şu anda yayınlananlar eski şeyler, başka bir çalışmam yok, başlamadım bile.” Kısacık ömründe üç sene ne kadar da uzun. Sanırım hayatta kalmaya uğraşırken, sıra… Continue reading